Bu Blogda Ara

Fotoğrafım
Eskiden kanatlıydı dağlar.İstedikleri zaman uçar diledikleri yerlere konarlardı...... Toprak onların gidiş gelişlerinden öylesine sarsılıyor öylesine inliyordu ki Tanrı SUDRA toprağın haline acıdı ve dağların kanatlarını kesti; Kanatlar bulut oldu..... İşte bulutların dağlara koşması bundandır..... Kimbilir belkide senin bulutun çok yakınında yanıbaşındadır!!!

26 Haziran 2010 Cumartesi

FERİKÖY' DE PAZARDAYIIIZZZZ!!!!!

Hepinize merhabalar:)

Bir kaç gündür bloğumla pek ilgelenemiyorum, hem ablam Noyumberry istanbul'da olduğu için hem de bir taraftan gezip malzeme alıp, yarın daha doğrusu bugün katılacağımız Feriköy'de ki Pazar için hazırlık yapıyoruz. İlk defa katılacak olduğumuz pazar için şimdiden panik olduk bile, inşallah bir aksaklık olmaz diye:)

Gelmek isteyen arkadaşlar hem pazarı görmüş, hem fikir edinmiş, hem de ablam Noyumberry ve ben deniz şekerperisi'de Linstyle olarak orada olacağımızdan sizlerle tanışma fırsatı bulabiliriz:)


Sizlerle pazardan kareleri ne zaman paylaşırım bilmiyorum ama ilk fırsatta mimlerimi (bu arada geç yazacağım için arkadaşlardan özür) yayınlayıp ardındanda resimleri paylaşacağım...



Bize bol satışlar ve gelecek olan arkadaşlarla tanışma fırsatı diliyorum..




22 Haziran 2010 Salı

MİM ZAMANI



Bir ödülde Bir Dilim Aşk  bloğunun sahibesi sevgili Gayeden ve gül bloğunun sahibesi sevgili gülşahdan gelmiş canım çok teşekkür ederim ödüle layık gördükleri için:)

The Trendy blog ödülünün kurallarına gelince şöyleki;

1- Ödülle ve ödülü gönderenle ilgili yazı hazırlamak  ve teşekkür etmek

2- Ödülü göndereceğiniz  blog sahiplerini belirtmek

3- The Trendy  Treehouse linkini vermekhttp://thetrendytreehouse.blogspot.com/

4- Linkini verdiğiniz  blog sahiplerini bilgilendirmek

işte bu kadar...

Ben ödüllerimi hiç ayırım yapmadan herkese yolluyorum


Bu aralar çok yoğunum bloğuma fazla zaman ayıramadığım için sizleride takip edemiyorum ama yoğunluğum bitince tek tek sizlerin yazılarına bakacağım

Hepinize sevgiler...

Sağlıcakla kalın..

15 Haziran 2010 Salı

SUÇSUZ YERE TUTUKLU OLAN ASKERLER VE DİĞER CUMHURİYET NEFERLERİ

Türkiye'nin gündeminde yer alan "Balyoz", "Kafes", "Amirallere Suikast" vb. soruşturmalar kapsamında tutuklanarak aylardır ceza evinde olan Türk Askerlerinin aileleri aşağıdaki web sitesini hazırlamışlar:

http://www.babamibekliyorum.com/

Cumhuriyet kahramanları olan asker, bilim adamı, gazeteci , parti mensupları ve de hukukçuları değil, en yakınlarını, eşlerini, çocuklarını, anne babalarını, kardeşlerini ve onları seven arkadaşlarını da cezalandırmaya çalışıyorlar


Bu yazıyı okuduğumda bende sessiz kalmamak adına ve bu ülkede suçsuz, haksız yere cezaevlerinde yatan tutuklu bulunan onca askerimiz, komutan, alabay ve teğmenlerimizin ''VATAN SAĞOLSUN'' yeminlerini hiçine sayanlara inat herkesle paylaşmak istedim...


Suçsuz insanların özgürlüklerine kavuşabilmeleri ve bu rezilliğe dur denebilmesi için bu linki olabildiğince paylaşmanızı rica ederim.

8 Haziran 2010 Salı

HER YAŞAM BENZER BİR DİĞERİNE




Her Yaşam Diğerine Benziyor!
Yaşamdan kazandığınız her şeyi, er ya da geç, yine ona verirsiniz. Son durakta, tüm bencilliği ile sarar sizi o minicik oda!


Her Yaşam Diğerine Benziyor!

Umutlarınızı, sevişlerinizi, mutluluklarınızı, ruhunuzun en temiz yanını, çocukluğunuzu alıp götürür sizden yaşam. Her ayıbınız koşarak kaçar. Tüm çıplaklığınızla orada kalırsınız.



Ben tutkularıma yenilmeyi öğrendiğimde, henüz 13 olmuştum. Aşkın yüzlerini görmüştüm sabah ezanlarında. Çiçeğe de aşık olunurmuş meğer, şiire de!
Sevdadan hiç vazgeçmeden geldim on sekizime! Artık büyüdüm, her şeyi biliyorum derken yedim ilk dost kazığını!

Yaş 25, evlendim! Kocam beni çok seviyor. Öyle mutluyum ki, dünya ne güzel bir yer, yaşamak ne güzel. Hani evlilik çok zordu? Evlenince insan değişiyordu?


Yaş 28, iki çocuğum oldu. Biri kız, biri oğlan! Özensiz, kendine bakmaya fırsat bulamayan, şişman bir kadın oldum. Kocam beni hala çok seviyor. Neden sevmesin ki? Evim hep tertemiz, gömlekleri ütülü, her zaman yemeğim ocakta, geç bile gelse kavga etmiyorum!

Yaş 32, çok bunalıyorum! Kocam beni ihmal etmeye başladı. Ama ben de biraz evham yapıyorum galiba. Yine de beni çok seviyor. Çocuklarla fazla zaman geçirdiğim için, ben de onunla fazla ilgilenmiyorum galiba!

Yaş 35, yolun yarısıymış! Henüz anlayamadım. Çocuklar okula başladı. Onları çok seviyorum. Dertleri de onlarla büyüyor.

Yaş 40, kocamı bir sarışınla yakaladım! Hem de bizim yatağımızda! ( Gerçi başka yatakta olsa ne fark eder acaba diye düşünüyorum?) Kocam beni hala çok…….

Boşandık! Kızı ben aldım. Şimdilik ikimiz mutluyuz ama oğlanı özlüyorum!

Yaş 44, özlemeyi öğrendim! Kızım artık beni sevmiyor, sürekli kavga ediyoruz. Eve geç geliyor. Babası oğlanı doldurmuş, bayramdan bayrama arıyor.

Yaş 47, yalnız yaşamak çok zor! Mahallenin gözü üzerimde, nafaka yetişmiyor. Karşı komşu, dul kadınım diye sürekli kapı deliğinden izliyor. Çalışmaya başladım, hatta İngilizce bile öğreniyorum.

Yaş 50, biriyle tanıştım! Zayıfladım, saçlarımı kestirdim, galiba aşık oldum, utanıyorum….Kızım evleniyor. Bana kalsa evlendirmem ama sürekli kavga ediyor. Kaç yaşına gelmişim, hala gözüm dışarıdaymış. Kendisi de bu yaşa gelince anlar diye umuyorum.

Yaş 52, mutluluğum için savaşmayı öğrendim. Bir torunum oldu.

Yaş 54, çocuklarım gelip benden özür dilediler. Artık her şeyi bana soruyorlar. Evlatlarımı ve torunumu çok seviyorum.

Yaş 56, arada bir kalbim sıkışıyor! Korkuyorum! Hala aynı adama aşığım. Demek gerçek aşkla insan yaşı biraz ilerleyince tanışıyor.

Yaş 60, dün gece birden her şey karardı! Biraz üşüyorum, galiba camı açık bıraktım ama yerimden kalkamıyorum.

Yaş….! Burada yaşın önemi yok. Tek bildiğim artık hayatla kavga etmiyorum. Sadece huzur ve kalbimde hala aşk var. İçimde garip bir his, adını koyamıyorum. Sesimi duyurabilseydim, boş şeyler için hayatınızı harcamayın, kavga etmeyin, kalp kırmayın derdim ama biliyorum duymayacaksınız. Neyse, geldiğinizde siz de anlarsınız, bekliyorum!
(severek takip ettiğim Candan Ünal yazıları)
link

Hayat işte böyle bir şey...yapılan güzel şeylerin, aşkların, sevmelerin, sevilmelerin karşılığını aldığımız gibi bazen de tam tersi olabiyor..
Yaşadığımız anları geri getiremediğimiz için keşkeler hayatımızda olmasın elimizden geldiğince kırgınlıklara, dargınlıklara, küsmelere zemin hazırlamamak bunları yaparkende hep ben hep ben ayakta tutuyorum ilişkileri diye düşünmemek aslında yapabilene tabi...

Hayatımızda yaşların önemi olmadan yaşayabilmek, seven sevilen olabilmek, hayatı boş şeylere kafa yorarak harcamak ve bunları anlamak için de  60 +.... yaşları beklemeyin...



sevgilerimle

4 Haziran 2010 Cuma

YOKUMM ÇÜNKÜ SİPARİŞ YETİŞTİRİYORUMM

Arkadaşlar bu aralar yokum çünkü koşuşturmacam var ve  harıl harıl sipariş ürün yetiştirmeye çalışıyorum:) Bu yüzden çok fazla vaktim olmadığı için girip yorum okuyup çıkıyorum..

Bu arada yorum yazan arkadaşlara çok teşekkür ederim..
Bir önceki postta olmak isteyen arkadaşlara belki bir gün buluşma yaparsak orasını seçebiliriz diye düşünüyorum:)bakalım kısmet

Gelmişken bir iki elişi yüklemedende olmaz tabii..yükleyelim işimize bakalım sonrada... 



                                                                                                                                                                                                                                                                            
 fermuardan hiç deneme yapmamıştım şimdi onlardan da bir iki tane yaptım biri bu siyah ve somon karışımı pasajımda ve linbutik de

                                                                             bu da kumaş güller ve keçe ile yapıldı pasajımda ve linbutik de

lohusalarımdan hiçç vazgeçemiyorum çünkü

bebekleri sevdiğim için annelerinin de şık görünmesini istiyorum....pasjımda ve linbutikte











Hadi bakalım şimdilik bu kadar..  daha çok çalışmam lazım çokkkkkkkk.....:)))